15 Haziran 2010 Salı

ÖĞRETİR !!!!!!!!!

Hayat;
Seversen öğretir,
Sevmezsen ödetir,
Çok seversen kanatır,
Az seversen kaybettirir ama eninde sonunda öğretir.

Korkularını karşına çıkarır, kaçtıklarınla yüzleştirir, ezdiklerin kadar ezer ama eninde sonunda yaşatır !!!

Herkes kendi payına düşeni yaşar işte, aldığın kadarını veremezsin, verdiğin kadar olmaz istediklerin ama eninde sonunda kabul etmeyi öğrenirsin. Payından fazlasını istersen zorlar, zorlanmaktan keyif almaya başladığın anda gerisi hep daha fazlası olarak devam eder. Ya kazıyan olursun kendin için, yada başkaları için kazınma tahtası olmaya devam edersin. Her seçim kartı başka bir kartı bırakmayı gerektirir, çocukça hepsini isteyemezsin başkalarından! İstediklerin için verebileceklerin nedir? Bu dengeyi oturtmadan kalkışmamak lazım büyük sözlere, sözlerin kadar varsındır, davranışların kadar yoksundur çünkü.

Ya katili olursun içindeki kurbanın, ya kurban olursun içindeki katile inat ama hep bir taraftasındır. Tarafsız olunmaz, olamazsın! Denemeye çalıştıkça battığını görüp, batmamak için yeminler edersin, en çok yemini ettiğin anın, en çok battığın ana ne kadar denk geldiğini görsen kendin bile şaşırırsın.

Mutluluklar saniyelik, nefretler yıllarca akıp gider bu şehirde. Herşeyin oluru vardır sen istedikçe, herşeyin oluru kalmaz karşındaki vazgeçtikçe… Biri ister, biri kaçar! Biri kucak açar, birinde kart kalmamıştır tek kullanımlık bile olsa yada kullanmak istemez senin için…Sen kimsin ki benim olasılıklarımın içinde? Sen kimsin ki gözyaşı bırakıp gidensin ve yine sen kimsin ki içimdeki mutsuzluk bahçesine yeni bir çiçek ekip kaçarsın? Kaçtığın kadar bağlanırsın, kaçtıkların kadar şereflisindir, kaçırdıkların kadar kucak açansındır, aslında sen hep karşındakisindir de bunu sana bir söyleyen yoktur bu cümleler içinde!

Bir varmışsın bir yokmuşsundur bu evrende! Sözlerin kadar varmışsın, davranışların kadar yokmuşsun!İyi ki bir olmuşsun bir olamamışsın...


12 Haziran 2010 Cumartesi

Renklerin Kayboluşu...


Hapsedilmiş bir kalp benimkisi, gidişinle parçalanmış olan...
Nefes almaktan öteye gitmeyen vücudum için hangisi daha mantıklı bilmiyorum...

Gündelik işlerde aklım
Verilen görevleri yerine getirmek ve biraz olsun sensizliğimi unutup oyalanmak niyetindeyim

Şarkıların sözlere dökülmemiş hali beni anlatır mı diye düşünüyorum ?
Melodi daha tanıdık geliyor,
Tını işte...

Ellerim hergün yazmaya çalışıyor, yüreğim haykırıyor, aklımsa toparlanıp çıkamıyor
Bu karmaşanın içinden...

Yardım yok sahipsiz her yanım
Sen yoksun diye mi bütün renklerin kayboluşu,
Ve gecelerin bitmek bilmez uğultusu.
Uyumak ne kadar zorsa; güne uyanma isteği o kadar imkansız
Gözlerim kapalı sevgilim senin olmadığın bu şehirde
Ve kokular hep yabancı sen yoksun diye...


 PS: tozlanmış bir sayfadır...

4 Haziran 2010 Cuma

Oynamıyorum !!!


Sıkıldım 
Ve oynamıyorum !!!

Ne körebeyi seviyorum
Ne saklambaçı
Ne de kaçan kovalanır, kaçmayanın da vay haline durumlarını...



O nedenle ben çıkıyorum bu oyunlardan artık oynamak istemiyorum =)

Ps : 06.06.2010 

 ben bu arı halinde ki dinozoru da yer bitiririm bzzzzzz (hihihi)

1 Haziran 2010 Salı

Vazgeçemiyorum ki kaçmakla...

Vazgeçemiyorum ki kaçmakla... 
Olmuyor işte 2.deneme bu,savaş yeri içim  
3.dakikada olacak =)                                         
Oldu mu 3 asır boyunda kalacak!!  
Kalabilir mi?  
Söylenmemiş gibi yapılabilir aslında  
Herşey olduğu yerde...  
Ve olduğu gibi durabildiği sürece!  

10-19-28 Saydım bak 
Şimdi de 9 var
Çıkan 9 Kalan 0  
Kalan bir sen Bir ben 
Bir de uyumlanamayacak bir biz

Ben isterim sen vermezsin 
Sen istersin ben kaçarım 
Biz isteriz o vakit kimse durmaz yerinde!
Eyvah! der içim  
Eyvah! dersin 
Yazık olur 
Yazık ederiz diye korkarsın  
Yazık edemeyiz diye ben hayıflanırım  

Sen kırmızıyı seversin minik ayak parmaklarımda   
Ben senin beni sevişini severim    
Sen gülersin   
Ben kahkaha atarım  
 
Ben kaçarım 
Sen kovalarsın değil mi?  
Sıra bana gelince ben oyunbozarım  
Yine sana doğru kaçarım. 
Ben çocukluk yaparken, 
Daha çocukça gelirsin bana  
Çiçek açarım sana  

Papatyanın yaprakları çift gelir ellerimize 
Ellerim ellerinin içindeyken vazgeçeriz saymaktan  
Ben rakamlara takılırım  
Hayallere uçarım,  
Sen tecrübe ettiğin gerçeklere  
Sonra gerçekler ağır gelir!  
Uykuya dalarız...  
En tatlı yerinde uyanıp melaba derim 
Sen gülümsersin  

Ağzımı doldurup taşıracak kadar 
Severim ama sen korkarsın... 
Ben daha çok korkarım!!!

Hayal kırıklığı mıdır üniversite?

Yani bütün o ortaokul, lise hayatından sonra daha mı iyidir, iyi olduğu düşünülmeli midir? O kocaman grup dağılıp ayrı a...