5 Aralık 2011 Pazartesi

Kaçış!

Heyecanla arabaya binen bir kadın
Direksiyonun başında bekleyen o adam
Önce öylesine giden bir konuşma
Sonra özlem

Ve işte,
Ellerin buluşması, sonra gözlerinin içine bakmak
Kokusunu duymak için yanağına kondurulan küçücük bir öpücük
Arabanın içinde solda hep bir siluet,
Huzur veren

Gece ilerledikçe;
Verilen kararlar ve...
Şehirden kaçış
Önce gürültülü,
Sonra sessiz bir gidiş…

Gecenin içinde giden bir sağ, bir de sol taraf
Hayalin gerçekleştiği noktada
Kimsenin bilmediği, tanımadığı yerde
Elele o soğuk sahilde durmak, duramamak! 

Mutluluk kırıntıları
Sabaha karşı uyku-uyanıklık arasında
Geçen sesli ve sessiz konuşmalar
Keşfetmek…
Gülüşmelerden sonra tanışmak yeniden
Gözlerin kapanması ve ardından birbirine değen tenlerin uyanışı
Yağmur gibi bir suyun altında duran iki aykırı
Arınmak…

Sonrası mı?
Yosun kokan bir sahilde
Mavinin yeşile döndüğü yerde
Onunla olmak, onu tanımlamak
Islak kumlara yazılan
Ve asla gerçekleşmeyecek bir düş
Düşünü sevmek…

Mola…
Başka bir kasaba da verilen son mola
Piknik masasında ufacık bir yere sığan iki beden
Sarıl, sar ve sakın bırakma…

Vazgeçiş…
Geri döndüren herkese
Ve her şeye isyan.
Yine aynı arabada
Sessizlik
Bu sessizliği yırtan
Sağ ve sol elin birbirine dokunması
Ruha dokunan yüreği sarsan,
Çok tutkulu çok acıtan…

Gidiş…
Yutkunamamak
Solum sessiz…
Solum sensiz…

Hayal kırıklığı mıdır üniversite?

Yani bütün o ortaokul, lise hayatından sonra daha mı iyidir, iyi olduğu düşünülmeli midir? O kocaman grup dağılıp ayrı a...